1 Ocak 1999
tarihi Orhan
Veli'nin çıkardığı
Yaprak dergisinin
50. yılı idi. Bu
önemli günde
arkadaşımız Şeref
Özsoy, Yaprak
dergisini düzenSİZ
YAPRAK adıyla bir
kere daha çıkarmak
istiyordu. Benden de
bir şiir istemişti
çünkü, benim
şiirlerimi Orhan
Veli şiirlerine çok
yakın buluyordu.
Bunun üzerine en
sevdiğim
şiirlerimden biri
olan Özel Bir
İstek'i Yunanca,
Almanca ve İngilizce
çevirileriyle
birlikte ilk kez
yayımladık.
Bu soğuk
havalarda
Kolye olmak
geliyor içimden.
Güzel bir kızın
boynundaki
Göğüslerinin
arasına dek uzanan
Zincirin
ucunda...
Ocak ayı boyunca
dükkanının camında
sergiledi Şeref bu
düzenSİZ YAPRAK'ı.
Birgün dükkanına
uğrayan Zühtü
Bayar'a dergiyi
gösterir ve ilginç
bir tepkiyle
karşılaşır.
"Ne oluyor? Kim
bu Mehmet Selim?"
Ne olduğunu
anlayamayan Şeref,
şaşkın şaşkın
bakarken, Zühtü
Bayar devam eder:
"Bu Mehmet Selim
takma adıyla ilgili
bir fırtına
koparacağım, yakında
ne olduğunu
öğrenirsin."
Uzun ısrarlar
sonucunda da olayı
daha açık bir
şekilde anlatmaya
başlamış:
"Mehmet Selim
eskiden benim
kullandığım bir
takma addır. Bu
yazılarımın başlığı
da Eleştiri Günlüğü
idi. Bir süre sonra
Fethi Naci benim
takma adımı
kullanmaya başladı.
Bununla da
yetinmedi, şimdi de
Eleştiri Günlüğü
başlığımı çaldı ve
Cumhuriyet Kitap'ta
kullanıyor. 3
gazeteye ve 8
dergiye bu konularda
yazmak istedim ama,
hiçbiri cesaret edip
yayımlamadı. Şimdi
de bu Mehmet Selim
çıktı başımıza."
Aradan neredeyse
iki sene geçti,
Mehmet Selim
konusunda bir
fırtına kopmadı ya
da kopan fırtına bir
bardakta kaldı ki
biz duymadık..
Bunun üzerine ben
de benim Mehmet
Selim'im üzerine şu
açıklamayı yapmak
zorundayım; Mehmet
Ali Sel, Orhan
Veli'nin takma
adıdır. Hatta Oktay
Rifat 'galiba atmaya
kıyamadığı
şiirlerini bu adla
yayımlardı' der.
Orhan Selim ise
Nazım Hikmet'in
1934'te Akşam
gazetesinde
kullandığı takma
addır. Benim için en
değerli bu iki
şairin takma
adlarını
birleştirince Mehmet
Selim çıkıyor ki
takma isim kullanmak
istediğimden en
uygun isim budur
bence..
Saygılarımla..
Mehmet Selim..