KAHRAMAN OKUR SÜPER EDİTÖRLERE KARŞI
(Radikal
Kitap'ın 21 Mart 2003 tarihli sayısındaki "Adam Yayınları"
imzalı yazı
üzerine yazılmıştır.. Yazının tam metni aşağıdadır..)
Hey! Koca Orhan Veli hey!
Ne sana kaldı, ne bana kalır
Bu gözünü sevdiğiminin dünyası.
Ümit Yaşar Oğuzcan,
Orhan Veli'nin Ardından adlı şiirine bu dizeleri yazdığı zaman,
haftalarca sürecek tartışmaların doğacağını elbette bilmiyordu.. Ne var ki,
kimseye kalmayan bu dünyada herkesin kendisini haklı bulacağı ve söyleyeceği bir
lafı var..
Haftalardır süre gelen
tartışmaya haklı olarak Adam Yayınları da katıldı.. Ama o ne katılış..
Kitapları harf harf karşılaştırıp bir sürü hata bulmuşlar.. İyi de yapmışlar
ama, aynı özeni kendi kitaplarındaki hatalara da gösterseler keşke.. Özdemir
Asaf'ın şiirlerinde yaptıkları anlam hatalarına varacak kadar büyük hataları
örnek gösterip, "hatalar düzeltmek için yapılır" diyerek hem lafı uzatmayayım,
hem de verecekleri yanıtı gereksiz kılayım..
Nur İçözü'nün büyük
yanlışını da düzeltiyorlar: "La Fontaine Masalları ve Nasrettin Hoca
Hikayeleri Mart 1989, Aralık 1991, Ekim 1995, Nisan 1999 ve Şubat 2003'te olmak
üzere tam 5 kez Adam Yayınları'nca yayımlandı."
"Yanlışları tespit
ekibi" filan kurmuş değiliz elbette ama, Adam Yayınları'nın yanıtında
da yanlışlar var.. Belki bu yanlışlar ortaya koyulursa yayıncılar,
yayıncılıklarını daha iyi yapmaya çalışırlar; hem okurlarına hem de yazarlarına
(yazarlarının mirasçılarına) karşı..
Adam Yayınları
adına yanıtı hazırlayan kişi her kimse (çünkü imza atılmamış), "1987'den bu
yana Orhan Veli'nin bütün yapıtları yalnızca Adam Yayınları arasında yayımlandı"
konusunda yanılmaktadır.. Özgür Yayınları; "Özgür Dağıtım Levent /
İstanbul" adresiyle bastıkları Orhan Veli Hayat Hikayesi Şiirleri ve Eserleri'ni
bir tek Ankara'da Olgunlar Sokağı'nda bulmanız mümkün.. Son derece
özensiz olan kitap, telifsiz basılan bir korsan kitap.. Yani Orhan Veli'nin
mirasçısı Füruzan Yolyapan'ın bile haberi yok.. Tıpkı Broy Yayınları'nın
1999'da yayımladığı (Oscar Wilde) Reading Zindanı Balladı'nın
Özdemir Asaf çevirisinde olduğu gibi..
İsterseniz bu korsan
baskıyı saymayalım, hatta yurtiçinde ve yurtdışında basılan çevirileri de "yalnızca
Adam Yayınları" dışında görmeyelim.. Ne var ki burada durup YKY'nin
hakkını vermemiz gerekiyor.. Çünkü Orhan Veli'nin İvan Sergeyeviç
Turgenyev'den çevirdiği El Kapısında adlı oyunu 1994 yılında
yayımladılar.. Kitabın kayıp olan çevirisinin bulunuş öyküsü bambaşka bir yazı
konusu olur (hatta isteyenler, www.orhanveli.net internet sitesindeki Yanan
Kütüphanenin Değeri adlı yazıyı okuyabilirler) ama, hakkını vermemiz gerekenler
bu kadar değil.. Cumhuriyet Gazetesi'nin de bir yayını var..
Cumhuriyet'in 75. yılı nedeniyle yayımladıkları Dünya Klasikleri dizisi
içerisinde 1999 yılında Gogol'ün Üç Öyküsü'nü yayımladılar.. Her
ne kadar çeviriye müdahale edilip "günümüz Türkçesine uyarlanmış"sa da Nur
İçözü'nün 15 ve 25 yaşlarındaki çocuklarına ve bilmeyen birçok kişiye şunu
gösterdiler: "Orhan Veli'nin öykü ve oyun çevirileri de var.."
Adam Yayınları,
Nasrettin Hoca Hikayeleri ve La Fontaine Masalları'nı kaç kere
yayımladıklarının yanı sıra, çeviri şiirlerini de düz yazılarını da kaç kere
yayımladıklarını söyleyebilirler.. Ancak, oyun ve öykü çevirileri için herhangi
bir rakam veremezler, çünkü basmadılar..
Merak ediyorum, YKY
basacak mı? El Kapısında ilk baskıda kaldı, ne kadar arasanız
bulunmuyor.. Çevirileri tek tek yayımlamak maddi - manevi zorluk yaratıyorsa,
Bütün Çevirileri ismiyle bir iki kitapta da olsa yayımlayabilirler..
Adam Yayınları
imzasıyla yayımlanan yazıda "insan bir yayınevine tutkuyla bağlanabilir, o
yayınevi dışındakileri gözü görmeyebilir. Ancak yayınevi promosyonu uğruna bu
ölçüde pervasız esip savurmak doğru mu? Bunlar çalıştıkları yayınevini küçük
düşürdüklerini görmezler mi acaba?" diye sorarken kendilerini hiç düşündüler
mi acaba?
Şapkalarını önlerine koyup
onca yazarlarını neden ellerinden kaçırdıklarını hiç düşünmüş olabilirler mi?
Yaşar Kemal'in de ayrıldığı söylentileri duyulmaya başladı.. Telifleri doğru
düzgün ödemeyen, kendi kitaplarının korsanını piyasaya verdiği söylenen bir
yayınevi olunca yazarların veya mirasçıların bu gidişleri haksız mı?
Her ne kadar henüz yargı
aşamasında olsa da, Özdemir Asaf'ın mirasçılarıyla yılbaşında sözleşmesi
bitmesine rağmen bastıkları ve piyasaya sürdükleri kitaplardan söz ediyorum..
İsterseniz mahkemenin sonucunu bekleyelim ama, ben Kahraman Okur'ları
yeni bir Orhan Veli Yürüyüşü'ne davet ediyorum..
7 yıldır Orhan Veli'nin
ölüm yıldönümünde Taksim'den mezarına kadar yürüyoruz, kardeşi Adnan
Veli'nin şu sözüne dayanarak: "yürümekten hiç bıkmazdı. Bazen
Beyoğlu'ndan Sarıyer'e kadar yürüyerek, ıslık çalarak gittiği olurdu." Artık
her doğum gününde de Adam Yayınları'ndan YKY'ye bir yürüyüş
yapmanın zamanıdır.. İkisinin de kapısına birer karanfil bırakmak da uygun olmaz
mı?
Kimi okurlara karşı bir
bardak suda fırtınalar koparıyoruz belki ama, keşke hepimiz o bir bardak suda
boğulsak..
Saygılarımla..
M. Şeref
Özsoy
Orhan Veli üstüne pek çok yanlış
Adam Yayınları, Ayfer Tunç ve Nur
İçözü'nün
Orhan Veli kitaplarıyla ilgili yazılarına
itiraz ediyor
Radikal Kitap'ta Orhan Veli kitapları
üstüne iki yazı yayımlandı, ilki 14 Şubat'ta, ikincisi 28 Şubat'ta.
Yazılardan ilkinde Ayfer Tunç, Orhan Veli'nin
bütün şiirlerinin Yapı Kredi Yayınları arasında yayımlanmasının Memet
Fuat'la ilişkisini anlatıyor, 19 Aralık 2002'de kaybettiğimiz bu büyük
edebiyat insanının araştırmacı kişiliğinden ve titizliğinden övgüyle söz ediyor.
Ayfer Tunç aynen şöyle yazıyor: "Orhan Veli'nin Bütün Şiirleri'ni
yayımlarken Memet Fuat'ın hazırladığı çalışmayı esas almak istedik. Onun birkaç
sene çalışarak Orhan Veli'yi "bütün" haline getirdiğini, yüzlerce dergiyi,
gazeteyi, kitabı taradığını biliyorduk. Ancak o titizliğini elden bırakmadı,
kendisinin hazırladığı edisyonun "bildiği" eksiklerini gidermek istediğini
söyledi. Yapı Kredi Yayınları tarafından hazırlanan Orhan Veli Bütün Şiirleri
kitabını baştan başa, yeniden, tümüyle gözden geçirdi, yanlışlarını düzeltti."
Demek ki: 1. Memet Fuat, "birkaç sene çalışarak ...bütün haline
getirdiği", 17 yıl yerli yayınlar editörlüğünü yürüttüğü Adam Yayınları'nda
kendi yönetiminde tam 47 kez basılan Orhan Veli Bütün Şiirleri kitabında
eksikler olduğunu biliyordu, kılını kıpırdatmadı, ta ki bu kitabın YKY
arasında çıkacağını öğreninceye kadar. (Şimdi Ayfer Tunç'a düşen, Adam
Yayınları'nda halen yayını süren Orhan Veli Bütün Şiirleri
kitabındaki hangi eksiklerin Memet Fuat tarafından YKY için
giderildiğini açıklamaktır.)
2. YKY tarafından hazırlanan Orhan Veli Bütün Şiirleri kitabı o
ölçüde kötü hazırlanmıştı ki, Memet Fuat bu kitabı "baştan başa,
yeniden, tümüyle" gözden geçirdi, yanlışlarını düzeltti. (YKY'nin
yayımladığı Orhan Veli Bütün Şiirleri kitabında, Memet Fuat'ın
düzeltilerine karşın, 9 yanlış var: s. 42, 89, 105, 129, 156, 158, 167.)
Ayfer Tunç çok biliyor, bildiğini de bizlerle paylaşıyor: "Orhan Veli,
Memet Fuat'ın yayına hazırladığı son kitap oldu, ne yazık ki kitabı
göremedi."
Memet Fuat'ın yayına hazırladığı son kitaplar şunlardır: Benim Öfkem
Gecelerin Beyidir (Can Yücel şiir seçkisi) / Adlin - Memet Fuat
- kısa roman / Ölünceye Kadar - Memet Fuat - günce. Orhan Veli,
Memet Fuat'ın yayına hazırladığı son kitap olsa ne olur, olmasa ne olur
denilebilir, ama öyle değil. Çünkü "...ikincisi de (ölen yazarların ardında
bıraktıkları) o izlerin doğru biçimde derlenmesi, gelecek kuşaklara aktarılması
konusunda hassas olan....". Memet Fuat artık aramızda değil. YKY'de
çalışıyor da olsa bir editörden de bu konularda hassas olması beklenmez mi?
İkinci yazı 28 Şubat 2003 tarihli Radikal Kitap'ta yayımlanan Nur
İçözü'nün 'Orhan Veli'yi yeniden keşfetmek' başlıklı yazısı. Başlığın
hemen altında "Orhan Veli'nin çevirdiği Nasrettin Hoca Hikayeleri ile La
Fontaine'in Masalları, 55 yıldan sonra yeniden çocuklarla buluşuyor" yazılı.
Orhan Veli'nin Nasrettin Hoca Hikayeleri'ni nasıl, hangi dilden
çevirdiğini hadi bir yana bırakalım. Bugün birinin 15 ötekinin 25 yaşında
olduğunu öğrendiğimiz iki kızına şiir, özellikle Orhan Veli sevgisini
aşıladığını anladığımız, her ikisinin de "12 yaşlarındayken keşfediverdikleri"ni
öğrendiğimiz Orhan Veli'yi o çocukların Adam Yayınları'nca
yayımlanan Orhan Veli kitaplarından tanımış olmaları gerekmez mi? Çünkü
1987'den bu yana Orhan Veli'nin bütün yapıtları yalnızca Adam
Yayınları arasında yayımlandı.
Yazının başlığı ve alt başlığı da bir alem: "... 55 yıldan sonra yeniden
çocuklarla buluşuyor." La Fontaine masalları ve Nasrettin Hoca
hikayeleri Mart 1989, Aralık 1991, Ekim 1995, Nisan 1999 ve Şubat 2003'te
olmak üzere tam 5 kez Adam Yayınları'nca yayımlandı. Diyelim,
çocuklarının Orhan Veli sevgisiyle övünse de bir anne bunları
bilmeyebilir. Ya Radikal Kitap'ta yazı yazan birisi?
İnsan bir yayınevine tutkuyla bağlanabilir, o yayınevi dışındakileri gözü
görmeyebilir. Ancak yayınevi promosyonu uğruna bu ölçüde pervasız esip savurmak
doğru mu? Bunlar çalıştıkları yayınevini küçük düşürdüklerini görmezler mi
acaba?
Adam Yayınları
|